Didim Kent Konseyi ve Didim İlçe Göç İdaresi öncülüğünde ilçede yerleşik yaşayan yabancılarla birlikte düzenlenmesi için çalışmaları yapılan “Dünya Didim’i Seviyor” festivalinin öncülüğünü yapan Didim Kent Konseyi başkanı Osman Ayyıldız Dünya Didim’i Seviyor başlığında yazdığı yazıda;
DÜNYA DİDİM’İ SEVİYOR FESTİVALİ
“ The World Loves Didim Bilim ve Biliciliğin çıkış noktalarından birisi olan Didim’in barış ve kardeşliğinde çıkış noktalarından birisi olması için yıllardır gösterilen çabalara yeni bir halka ilave etmenin çabasına girdik. İstedik ki 81 ilden ve 50’den fazla ülke insanın yaşadığını tespit ettiğimiz bu güzel topraklardan tüm Dünya’ya zeytin dalımızı uzatarak haykıralım ve Didim’de yaşamak Dünya’ya bedel diyelim. İşte bu yapıyı daha da anlamlandırma adına ilçemizde yaşayan yerleşik yabancılarla birlikte, ilçenin resmi ve sivil dinamikleriyle bir yapı oluşturarak etkinlikler dizisine imza atmayı planlıyoruz. Bu ülke vatandaşlarının kendi mutfaklarını, kültürlerini yansıtmalarını, Didim’i nasıl tercih ettiklerini ve Didim’in bu kültürlerin ortak noktalarını bir araya getirmeyi nasıl başardığını hep birlikte özümseyeceğiz ve Dünya’ya yansıtacağız. Kendilerine özgü yemeklerini yaparken Didim zeytinyağı ile de yaptıkları bu yemekleri Dünya mutfaklarına hediye etmelerini sağlayacağız. ‘ Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir” diyen MEVLANA’ nın söylediği bu sözün yeryüzündeki en iyi uygulayıcıları olarak tüm Dünyanın Didim’de bulacağı Deniz, Kum, Güneş, Tarih, Kültür, Sağlık gibi zenginliklerinden kendine uyacağı bir etkinlik mutlaka olduğu iddiasıyla haykırıyoruz. haydi Didim’ e haydi Didim’deki güzellikleri yaşamaya diyoruz.’ Diyor bu festivali anlatmaya gayret gösterdiği özel yazısında.
Evet, Didim tanıtımı için farklı temada etkinlik ve organizasyonlar yapalım, evet turizmde kaliteyi yükseltmek için büyük Festivaller yapalım ama Dünya Didim’i Seviyor da iddiası çok yüksek bir slogan olmamış mı?
Dünya Didim’i bile Bilmiyor ki sevsin! Önce DİDİMLİ DİDİMİ SEVSİN DİYE ÇABALASAK NASIL OLURDU?
Slogan ya da motto, işin özünü ortaya koyması bakımından işin bütününü temsilen, özetleyen, onu tamamlayan duyuran ilgi çeken vurucu cümledir. Dünya Didim’i Seviyor bu anlamda gereken ilgiyi bulur mu bilmiyorum ama böylesi iddialı bir çıkışın ilçenin tüm paydaşlarının da içinde olduğu, tanıtım için gerçek kaynaklar yaratıldığı hallerde amacına ulaşır.
Didim Vegan Festivalinde de olduğu gibi yok Dünya’daki ikinci Vegan şehir olduk yok şöyle önemli bir festival yok bu iş böyle büyük bir Didim tanıtımı olacak. Hani ne oldu? Vegan Fest herkesin iyi bildiği gibi halk pazarı festivaline döndü. Hala daha Didim’de Belediyemizin kendisi bile örnek tek bir Vegan Restoranı açmadı. Festival üzerine yazdığı kıymetli yazıda Erdoğan Şahin’in de dediği gibi “ Adı Didim Vegan Festivali ama Vegan kültürünün alt yapısının da olmadığı Didim ilçemizde; Vegan ürün yetiştiriciliğinin de yeterli düzeyde olmadığını düşünüyorum… Deniz Kenarında bulunan Didim ilçemizde Balıkla beslenme önemli bir yer tutar… Yemek hizmeti yapan kuruluşlar büyük çoğunlukla etli yemekler yaparlar… Kebap türü yiyecekler de önemli bir yer tutar. Didim’de yapılmaya çalışılan Vegan festivalinin de süreç içinde festivaller çöplüğüne gönderileceğini düşünüyorum ” aynı fikirdeyim her cümlesinin altına imzamı atarım.
Dünya’yı boşver kendi ülkemizde ne kadar biliyor Didim, dahası nasıl biliyoruz? Neden mevcut halimizi analiz ederek, gerçek verileri kabul ederek başlamıyoruz yapılanmaya. Neden yapılmış ciddi nitelikli araştırmaları dikkate almıyoruz. Son dönemde benim okuduğum iki ayrı akademik çalışma var. Birisi Aziz Tuncer “Didim ilçesinin sürdürülebilir turizm açısından değerlendirilmesi” bir diğeri de yine Didim üzerine düzenli akademik araştırmalar, çalışmalar yapan Akademisyen (Toker, A. (2022). KENT KİMLİĞİ İNŞASINDA FESTİVALLERİN ROLÜ . Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi , (23) , 121-140 . DOI: 10.29029/busbed.1038648 ) Arzu Toker’ın “Didim’in Kent Kimliği Üzerine: Festivaller Bir Çıkış Yolu Olabilir mi? Sorgusundan yola çıkarak hazırladığı akademik ve sosyolojik araştırma verileridir.
Bu Araştırmada Toker kendi ifadeleri ile “ Zira kontrolsüz kentleşmenin acımasız izleri çoğaldıkça, Didim için yapılabileceklerin etkisi kısa bir dönemi kapsama riski taşımaktadır. Bu anlatılanlardan hareketle bu araştırma, ülke turizminde 1980’li yılların ortalarından beri rolü olan ancak herhangi bir yönüyle turizm kenti kimliğine sahip olamayan Didim’de kent kimliğinin inşa edilme çabalarıyla ilgilidir. Kent kimliği oluşturmanın temel koşullarından biri; yerli halkın özümsediği, kendisiyle ve kentle kurduğu bağ ile özdeşleştirdiği unsurların dikkate alınmasıdır. Çalışmanın sonuçları da yerli halkın kent kimliği inşasındaki önemini gözler önüne sermiştir. Sonuçlar genel anlamda değerlendirildiğinde Didim Vegfest’in kentin tanıtımı için bir alternatif olarak görüldüğü ancak bir kent kimliği unsuru olarak değerlendirilmediği sonucuna ulaşılmıştır.” Der.
Araştırmanın sonuçları, Didim’e göçlerin bir sebebi olarak ortaya çıkan (Toker, 2019), Didim’in iklimi ve temiz havasının kent kimliği inşasında da güçlü bir unsur olarak kullanılabileceğini göstermiştir. Yaz-kış güneşli gün sayısı ve oksijen oranı oldukça yüksek olan Didim’in öncelikli tercih edilir bir turizm kenti kimliğine ulaşması için yerel halkın benimsediği değerlerin göz ardı edilmemesi gerekmektedir.
Elbette tüm Dünya Didim’i Sevsin! ama önce Didimli Didim’i sevsin. Önce yöneticileri Didim’i Sevsin.
Yapmış olmak için, faaliyet geliştirmiş olmak için yapılan söylemi algısı iddialı içi boşalmış her iş en çok da Didim’e zarar veriyor. Bakın Arzu Toker’in Didimlinin verdiği cevaplar üzerine şekillenen araştırmasındaki sonuç bildirgesinde yer alan şu sonuçları gördünüz mü? Kocaman kocaman okunan cümleler en sık verilen cevaplar yani en büyük problemler.
Daha dün Ses Gazetesi’nde çıkan, okuduğum şu habere göre “ Didim Turizm Derneği Başkanı ve aynı zamanda Didim’de otel sahibi, Didim’de geçmiş yıllarda Didim Kültür Mirası Koruma Derneği başkanlığı da yapan ve şuanda Didim Turizm Derneği başkanlığı görevini sürdüren Mustafa Şentürk’ün butik otel olarak işlettiği tarihi iki katlı binadaki yaptığı izinsiz yapılar, Aydın Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu kararıyla izinsiz yapıların kaldırılmasına karar verilirken, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunulduğu ve ayrıca yapıyla ilgili alınan yapı kayıt belgesinin de iptal edilmesinin istendiği öğrenildi.” Haberinde, iİlgili kişilerce itiraz yolunun da açık olduğu söylenen bu kararda ayrıca bu yapının mühürlenmesi ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı ile turizm belgesinin iptal edilmesi yönünde karar alındığı öğrenildi. Diyordu.
En çok da Didimli Turizmciler sevsin Didim’i…
Dünya’nın derdi tasası bildiği ile söylediği yaptığı başka. Didim’in de… Dünya turizminde İspanya İtalya Yunanistan hatta Mısır satılacak, Antalya, Bodrum Marmaris Kuşadası satılacak sıra Didim’e gelecek. Didim’de basına çıkan bunca sevimsiz haber var iken, her gün başka bir skandala gözümüzü açar iken eğer Dünya da Didim’i bu hali ile seviyorsa Dünya’nın niyeti ciddi… Aman diyeyim Didim’e bir şey olmasın. Dünya’yı bilmiyorum ama Didim’i gerçekten sevenler var.
Ben Didim’i çok seviyorum.
Yine de Didim Turizmi ve Didim’in tanıtımı için çabalayan emek veren herkese her koşulda teşekkür etmek de boynumuzun borcudur.
Umut Kaşan – Ege İdea Dergi – Didim