Taklitler Aslını Yaşatır / Pretty Woman

Taklitler Aslını Yaşatır

Marka giymek mi ? Marka gibi giyinmek mi? İşte bütün mesele bu…

Ne ünlüler duyduk çantası sahte diye havalimanı kapılarında asılı kalan, ne ünlüler de gördük üstündeki markaların içinde rezil olan. Stil sahibi olmanın marka sahibi olmaya bakmadığı gibi markanın da stil sahibi yapmayacağı gerçeği iki ucu boklu değnek. Zenginin markası züğürdün çenesini yorarmış, fakir de evindeki altın topuyla mutluymuş. Markadan aldım bir tane, pazardan aldım yüz tane.Tabiri caizse pazardan giyinirim iyi giyinirim markaya tonlarca para vermem diyenlerin de parayı bulunca mağazalara soluksuz gittikleri nankör bir dünya.

Ne demiş Coco Chanel ‘Kötü giyinirseniz elbisenizi hatırlarlar, iyi giyinirseniz elbisenin içindekini kadını hatırlarlar ’ elbette bunu boşuna dememiş modanın ta kendisi olan. Vazgeçilmez olmak için farklı olmanız gerekir denildiyse de illa marka giyin demedi ki hiç kimse. Zaten de kim verecek ki kamyon parasını bir elbiseye… her evin tuzu ayrı kuru.

Çok şık giyiniyorsun maşallah.’dedirtmenin parayla olmadığı bir dünyada Ellie Saab’ın defilesindeki elbisenin aynısını istiyorum demek de, gözümüzün hep markalarda olması ve onların imzası olmasa da bizim imzamızla da giyinebileceğimiz gerçeğidir moda.Yüksek beller düşer yükselir yeter ki canımız sağ olsun. Dünya değişir, gelişir, değişmeyen tek şey stiliniz olsun. Çiçekler yaşa başa bakmaz her markanın çiçeğine de güven olmaz.Deniz de kum dünyada marka.Hepsi var olduğu sürece ne sırtımız yere gelir ne stilimiz.Güneşte UVA Bizde Para Bronz tene de ne 🙂 gider hava.