“HİLMİ ERBAŞ” İLE SEÇİMLER VE DEĞİŞİM GRUBU ÜZERİNE KONUŞTUK

”Son günlerde Didim yine seçim heyecanı yaşıyor. 8 Nisan 2018’de gerçekleşecek Didim Ticaret Odası seçimleri.
Karşımıza ‘Değişim’ sloganları ile çıkan bir grup ‘Didim Değişim Grubu’. ve Grubun sözcülüğünü yapan aslında Didim’in ve Didim’linin çok yakından tanıdığı bir isim Hilmi Erbaş. Sohbetimizden de anladığım kadarıyla Hilmi Bey de Didim’i, Didim’in onu tanıdığı kadar iyi tanıyor.”

23 Ocak 1971 Malatya doğumlu evli ve üç çocuk babası Hilmi Erbaş. İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi Harita Mühendisliği bölümü mezunlarından. Çok kardeşli, paylaşımcı bir ailede büyümüş ve siyasetten hiç kopmayarak, siyaset ile yakından ilgilenen babası gibi aile geleneğini çok genç yaşta siyaset yaparak bozmayanlardan. Kalabalık bir aileden geldiği için mi bilemiyorum dayanışmaya ve paylaşmaya çok açık ve de hemen her konuda eleştirel bir yaklaşımı var Hilmi Bey’in. Hem eleştiriyor hem de bir yandan eleştiriye çok açık. Günlerce iş aramamış askerliği sonrasında hemen kendi şirketini kurabilmiş şanslı erkeklerden. 24 yıldır aralıksız kendi şirketinde gayrimenkul geliştirme, planlama,mühendislik ve müşavirlik hizmetleri ile ticari faaliyetlerini başarı ile sürdürüyor ama aynı zamanda üretici de; tarımsal faaliyetlerle olan bağında her Egeli gibi pamuk ve zeytin var. Hilmi Bey’in rol modeli babası olmuş. Babasından sevgiyle, övgüyle ve gururla bahsediyor. Özgün bir tavrı ve duruşu var. Mesela hiç sosyal medya hesabı yok. Sosyal Medya iletişimi yerine doğrudan iletişimi tercih eden azınlık grupta.

Tarihsel araştırmaları, siyaset gündemini, bilimsel ve toplumsal gelişmeleri ve de Didim’i yakından takip ediyor. Doğayı, çocukları, kitap okumayı, kitap hediye etmeyi, sabah kahvaltı sohbetlerini ve memleketmeseleleri üzerine fikir alışverişlerinde bulunmayı ve yürüyüş yapmayıseviyor. Yoğun çalışma takvimine bakınca çalışmayı çok sevdiği de ortada. Mütevazi bir duruşa sahip ama ticaret hayatındaki başarısı da çok ortada. Didim’in örnek işadamları arasına olan Hilmi Erbaş Didim için çalışmaktan hiç gocunmamış ve yorulmamış. Seçim yarışlarına ve siyasetle olan ilişkisine çok genç yaşta başlamanın verdiği tecrübeden olsa gerek iletişim becerisi de oldukça gelişmiş.
Didim Ticaret odasının 5 kurucu isminden birisi olan Hilmi Erbaş yakın çevresinde yardımsever, bildiği doğruları ortaya koymaktan çekinmeyen, azimli, çalışkan, inatçı, detaycı, mücadeleci ve sözünün eri yapısı ile tanınıyor.

1995 yılında kurulan Didim Ticaret Odası’nda 2009’a kadar 2 dönem yönetim kurulu başkanlığı görevini yapmış ve bir sonraki dönem seçimlerinden de kendi isteği ile çekilmiş. 2004 yılında AKP’den Belediye Başkanlığı yarışına girmiş çok az bir farkla kaybetse de seçimi Akp’nin Didim’de aldığı en yüksek oy oranını yakalayarak sonlandırmış. AKP ilçe başkanlığı yaptığı dönemde partisi ile arasında fikir ve görüş ayrılıkları oluşunca 2014 yılında hem AKP’den hem de ilçe başkanlığından istifa ederek siyasetle olan bağını sonlandırmış. Günümüzde hiçbir siyasi partide üyeliği bulunmuyor. Bu güne kadar girdiği her seçimden de başarı ile çıkmış Hilmi Erbaş. Son günlerde Didim Ticaret Odasının yaklaşan seçim döneminde ‘Yeni bir başlangıç için, güçlü bir değişim’ sloganı ile güçlü bir çıkış yapan Didim Değişim Grubu’nun da sözcülüğünü yapıyor ve değişim grubu adına çalışmaları yürütüyor.

Didim Ticaret Odasının Kuruluş hikâyesini sizden dinleyebilir miyiz?

Didim Ticaret Odası 1996 yılı Şubat ayında Söke Ticaret Odası’ndan ayrılarak kuruldu. 1996’nın Şubat ayında kurucu 5 arkadaşımızla beraber mütevelli heyet içerisinde bulundum. Bu mütevelli heyetin başkanı da ilk seçimlerde Yönetim Kurulu başkanı oldu, biz de haliyle yönetim kurulu üyesi olduk. Dolayısıyla Ticaret Odası mütevelli heyetinden sonra ilk yaptığımız görev 1. Dönemde Ticaret Odasının Yönetim Kurulunda bulunmak oldu. İlk dönemde tabii ki küçücük , yeni bir Oda’ydı. Kendi imkanlarımızla küçük bir mekan kiraladık şartlarımız zor, herhangi bir parasal imkânı yok, bütçesi yok, sıfır bütçe ile başladık. Cumhuriyet Caddesi üzerinde Aşık Pasajı’nda yaklaşık 30-35 m²lik bir mekandı, biz de onu ahşap bölmelerle böldü ve ilk görev dönemimizi de keyifle orada yaptık… Bu süreçte bizimle beraber Oda’da büyüdü Didim de büyüdü. Biz de o yıllarda hem Oda’yı kurduk hem Odacılığı öğrendik. Odacılığın nasıl yapılacağını, nasıl olacağını, süreç içerisinde öğrendik diyebilirim. Zamanla tecrübeler kazandık. Didim Ticaret Odası o günlerde tabii ki çok yetersizdi fiziksel olarak yetersizdi, teknik olarak yetersizdi, yönetici arkadaşlarımızın tecrübeleri anlamında eksikliklerimiz vardı hepimizin eksikleri vardı ama ileriki süreçlerde çalıştıkça, araştırdıkça, biz gayret gösterdikçe güzel ilerlemeleri oldu.

Didim Ticaret Odasının Kurumsallaşma sürecinde ciddi katkınız olduğunu biliyoruz. Peki o günlerde nasıl bir süreç geçirdiniz?

Ticaret Odası’nın bir fiziksel yetersizliği olduğunu, kurumsal yapıya ihtiyacı olduğunu, mevcut yapısının artık bunu taşıyamayacağını arkadaşlarımızla beraber değerlendirdik ve bir kurumsal yapıya geçmesiyle ilgili yeni bir hizmet binası yapma, personelimizi eğitme, geliştirme, teknik imkânlarımızı artırma, hizmet ağımızı genişletme ile ilgili güçlü çalışmalar başlattık.

Yeni bir hizmet binası yapmak için bir arazi bulduk.  Ticaret Odasının bügün bulunduğu hizmet binası  Maliye Hazinesi’nin arsasıdır ve Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile özel bir protokol yapmak kaydıyla irtifak hakkı tesis ettik. İrtifak hakkı tesis etmek kaydıyla bir bakıma kiraladık diyelim yani uzun süreli kiralama yaptık ve hizmet binası yapmanın önünü açtık. İlk dönemde hizmet binasını tamamlayıp, seçimlerden hemen önce de açılışını gerçekleştirdik ve evet o bina aynen hizmetine devam ediyor.

Yine o yıllarda Didim’in bir Kültür Merkezi ihtiyacı vardı.  Bizlerin ise Kültür Merkezi inşası için yine bütçemiz de kaynaklarımız da yetersizdi. Gerçek bir hayırsever olan, Allah rahmet eylesin Nurullah Kocabıyık abimiz, mekanı cennet olsun, çok çok iyi bir insandı, o bize ciddi bir yardımda bulundu. Biz de geri kalan kısmı oda bütçesinden tamamlayarak Nurullah Kocabıyık Kültür Merkezini inşaa ettik.  Nurullah Kocabıyık Kültür Merkezi  belki Didim’in bugün geldiği noktada çok küçük kaldı ama Didim’in neredeyse tüm kültürel etkinlikleri, okul mezuniyetleri hala orada yapılıyor. Kültür Merkezimiz bugün bile Didim’in pek çok ihtiyacına cevap veriyor, yetersizlikler gösteriyor ama hala ihtiyaç görüyor. Artık yeni bir kültür merkezine ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.

Didim Değişim Grubu’nun sözcülüğü yapan kişi olarak, kurucusu olduğunuz Didim Ticaret Odasının bugünkü işleyiş ve faaliyetlerine dair gözlemleriniz tespitleriniz nelerdir?

Gözlemlerimiz elbette var ama biz üyelerimizle o kadar çok görüşmeler yaptık ki önemli tespitlerimiz ve çözüm önerilerimiz bile var. Gözlemlerimiz ve görüşmelerimiz doğrultusunda edindiğimiz tespitlerimizden en birincisi yeni bir kültür merkezi ya da fiziksel eksiklerden ziyade bugün Didim Ticaret Odası’nın yönetim anlayışında bir eksiklik var.

Elbette ki çok daha ileri nitelikte hizmet binası, çok daha fonksiyonel kültür merkezi, konferans salonları, toplantı salonları yapabiliriz, komplike çok daha büyük bir tesis de yapabiliriz, hatta yapmalıyız da çünkü Didim de gün geçtikçe gelişiyor, büyüyor. Ama Ticaret Odası’nda bugüne dair en önemli gözlem notumuz, en eksik olan durum tespitimiz ‘Yönetememe Hali’  hatta mevcut yönetimin ne yaptığını bilememe hali, daha çok uzağa bakamama hali, daha çok geleceğe ilişkin bir proje geliştirememe ve Didim’i taşıyacak projelere öncülük edememe hali diyebiliriz. Bizlere göre Ticaret Odası’ndaki arkadaşlarımızın, mevcut yönetimin bugün içinde düştüğü bir fakr-u zaruret var. Kimse bu tespitlerimizi kişisel algılamasın. Kişisel olarak hiç kimseye hiç bir şey söylemiyoruz, söylemeyiz de … ama artık bu durum kişisel bir mevzuu değildir.  Bugün Didim Ticaret Odası, Didim’in en büyük sivil toplum örgütü, en etkili sivil toplum örgütü olmalıdır. Didim’in hayrı için böyle olması gerekir.

8 Nisan’da seçim var ve Didim Değişim Grubu’nun sözcüsü olarak Didim Değişim Grubunun Didim Ticaret odası için önerileri nelerdir sormak isterim.

Öncelikle hemen şunu söyleyebilirim ki Didim Ticaret Odası’nı bu günkü mevcut pasif duruşundan çıkarıp, en etkili sivil toplum örgütü yapmalıyız. Didim Ticaret Odası bulunduğu konumdan alıp, Didim’in taşıyıcı gücü yapmalıyız, Didim Ticaret Odası’nın özgül ağırlığını arttırmalıyız. Didim’deki bütün sivil toplum örgütlerini bir araya getiren, Didim’i ileriye taşıyacak özel bir platformun merkezine de koymamız lazım. Dolayısıyla Didim Ticaret Odası şu anda sadece kanunun kendisine verdiği, aidat toplama, belge tanzim etme, ticari sicil işlemleri, odanın evrak işlemleri gibi hani resmi kayıt kürek işleri ötesine geçmelidir. Odamız elbette kendi üyelerine bu konularda da hizmet edecek ama mevcut durumda üyelerinin önemli sorunları var, bu sorunlarla da uğraşmalı, ticarette sorunlar var, ilgilenmeli.  Elbette ticaret odası üyelerinin ticari sicilde işlemleri var, teşhir işlemleri var, Oda’da da yapılması gerekli pek çok evrak işi de var, bunlar da yürüyecek, bunlar işin sadece bir tarafı ve hatta bu tarafını da en hızlı, en etkili şekilde yürütmemiz lazım. Gözlem ve tespitlerimize göre, şu anda o akış da çok başarılı değil. Tüm işlemleri daha etkin hale getirmemiz, odanın kendi içinde üyeleriyle olan münasebetlerini, evrakla ilişkilerini üyelerin birbirleri ile olan ilişkileri de dâhil işlemleri çok daha hızlı, çok daha akışkan, çok daha kolay ve karşılıklı memnuniyet yaratacak bir ilişki düzeyine getirmemiz lazım.

Yaptığımız birebir tüm görüşmelerde iki açıdan büyük memnuniyetsizlik hali gözlemledik Umut Hanım. Öncelikli tespitimiz ” Didim Ticaret Odası ne iş yapıyor ki ?’’ sorusu daha kocaman bir başlık olarak duruyor. Bize göre bu sorunun hala soruluyor olması bile başlı başına bugünkü yönetim anlayışının değişmesine,  gerçek bir değişime ihtiyaç olduğunu gösteriyor.  Ticaret Odası üyelerince, Didim’de yaşayan ve değişik görevlerde bulunan insanlarca eğer hala “Ticaret Odası ne iş yapıyor?” gibi bir soru ifade ediliyorsa; Ticaret Odası görevini doğru yapmıyor aksaklıklar var, orada bir boşluk var demektir. Didim Ticaret Odası’nı bulunduğu bu noktadan alıp, yeni bir noktaya konumlandırmamız gereklidir.

Biz Didim büyürken Didim’in Ticareti de büyüsün istiyoruz. Ticareti büyütelim, Didim’i geliştirelim isteriz. Bu değişimi de bir araya gelerek birlikte oluşturalım, hep birlikte bu hikayeyi yeniden yazalım istiyoruz… Çünkü ‘Ticaret değişirse çok şey değişir.’ O zaman değişmesini istiyoruz! Nasıl yapacağımızı da, ne yapacağımızı da iyi biliyoruz.

Didim Turizm kentidir.  İlçemiz turizminde yeni stratejiler geliştirmek, Didim’in turizm gelirlerini arttırmak, turizm ile bağlantılı tüm ekonomik girdileri arttırmak, her sektörün ihtiyaç duyduğu çözüm arayışlarına ortak olmak için artık değişim kaçınılmazdır.

İnşaat sektöründe kalite ve çözüm odaklı stratejik yapılanmalar ile ekonomik girdileri arttırmak, kentleşmede yeni stratejiler belirlemek, Didim’in marka değerini arttırmak, her sektörün ihtiyaç duyduğu çözüm arayışlarına ortak olmak için artık değişmemiz gerekli.

Didim Ticaret Odasının başta kendi üyelerinin sorunları olmak üzere, Didim’in de sorunlarına çözüm üreten, Didim’in en büyük, en etkili sivil toplum kuruluşu halinde kurumsal çalışan, kısa ve uzun vadeli stratejik projeler üretebilen bir yapıya kavuşması için değişim çoktan başlamalıydı.

Nerden gelip yerleşmiş olursak olalım artık Didimliyiz biz… Didimlilik ruhunu güçlendiren, ortak akıl ile Didim için projeler geliştiren, Didim için çözümler üreten ‘Didim Platformu’nu  hayata geçirmek için geç bile kaldık.

Didim’i iyi tanıyan, Didim’i gerçekten seven her biri kendi alanında bilgi ve donanıma sahip takım arkadaşlarımızla ne yapacağımızı ve nasıl yapacağımızı iyi biliyoruz… Şehrimize sahip çıkıp Didim’i çoktan hak ettiği noktaya taşımak aslında hepimizin ortak sorumluluğundadır.  Bunun için sürdürülebilir projeler geliştirmeye, stratejik planlamalar a ve değişime ihtiyaç var. Didim bugün artık tarımda, ticarette, turizmde, kentleşmede, sektörel kalkınmada, kentimizin ekonomisini ileriye taşıyacak, gereken adımları atacak, ilgili tüm kurumlarla işbirliği içerisinde çalışabilen, doğru iletişim yöntemleri geliştirmiş taşıyıcı bir güçle bu değişimi yaşayabilir. Öncelikle de Didim Ticaret Odası’nın Didim’i ileriye taşıyacak projelere öncülük eden taşıyıcı güç olması gereklidir. Didim Değişim Grubu olarak söz veriyoruz. Didim bu değişimlerden mutlu olacak.

Didim’deki tüm kurumların türlü çekişmelerini bir kenara bırakıp, ortak akıl ile birlikte hareket etmesine, şehrimize sahip çıkmaya Didim’i daha ileriye taşıyacak projeleri beraber geliştirmeye, Didimlilik ruhunu güçlendirmeye gerçekten ihtiyacımız var.

Didim için çalışan, fikirlerine ihtiyaç duyduğumuz, kişi, kurum ve tüm sivil toplum örgütlerinin tamamının aynı platformda bir araya gelerek, Didim için birlikte hareket etmesine olanak veren, Didim’in geleceğinin birlikte kurgulanmasını sağlayacak, Didimlilik ruhunu güçlendirecek, önemli bir projemiz var. Biz bu önemli platformun adına ‘Didim Platformu’ diyoruz. Hani ne yapacaksınız diye sordunuz ya biz Didim Platformu’nu hayata geçirmek Didimlilik ruhunu güçlendirmek için gereğini hep birlikte yapacağız.

Ticaret Odası’nın Didim’i ileriye taşıyacak projelere öncülük etmesini sağlayacağız. Bunun için de en başta, Didim Ticaret Odası’nın yeni bir stratejik planlamaya ihtiyacı vardır. Biz bu yeni stratejik planlamayı Didim için çalışan ilgili tüm kurum ve yetkili kişileri çalışma ortağı yaparak birlikte oluşturacağız.

Söylemleriniz gerçekten çok etkileyici hatta böyle sizden bizzat dinleyince o heyecanı da hissetmek mümkün evet ama Didim Platformunun pratikte karşılığı nasıl olacak?

Evet evet biliyoruz hatta Umut Hanım eğer zaten kolay bir iş olsaydı bugüne kadar bir şekilde Didim Platformu hataya geçmiş olurdu. Ama biz zoru başarmak adına yola çıktık. Değişimin kendisi zaten onu istemekle ve cesaret edebilmekle başlıyor. Biz gerekli tüm alt yapıyı oluşturduk. Üzerinde çalıştık. İyi örnekler var onları izledik gözlemledik yapanlar nasıl yapmış diye araştırdık. Evet elimizde bir yol haritamız var. Cesur adımlar da atabilecek güçlü ve çalışkan bir ekibiz. Arkadaşlarım adına da net olarak şunu ifade edebilirim ki biz bu değişimin mümkün olduğuna inanıyoruz. İnanmak bir işin yarısı ise biz ilk yarısını başardık bile…

Kadınların gerek siyasette gerekse ticarette erkekler kadar aktif olduğunu hatta daha da başarılı olduğu hatta neredeyse tüm siyasi partilerin bile kadın kotası getirdiği gerçeğinden yola çıkarak ekibinizde bir kadın kotası var mı?

Özellikle üzerinde durduğumuz bir durumdan bahsettiniz. Kadınlar biz erkeklerden daha organize daha disiplinli hatta bazen daha cesur. Yol arkadaşlarımız arasında elbette kadın arkadaşlarımız var. Didim bu konuda pek çok kente göre henüz istenilen seviyelerde olmasa da bu konuda da hedeflerimiz var. Kadınlarımız ticarette var olsunlar. Toplantılarda karar mekanizmalarında yer alsınlar. Bu da değişimi getirir inanın bazen yeri geliyor, tek bir kadın bile tüm toplantının üslubunu değiştiriyor.

Daha güçlü bir Didimlilik ruhu oluşturmaktan bahsediyorsunuz.  Bu öyle toplantı yaparak kararlar alınarak oluşabilecek isteyince olacak bir durum da değil. Nasıl yapacaksınız?

Tam aksine Umut Hanım aslıl isteyince olabilecek bir durum. Bir araya gelince ve birlikte isteyince mümkündür. Sosyolojik olarak Didim tarih boyu göç almış, zaten de değişimi isteyenlerin son durağı olmuş. Memleketin dört bir yanından gelerek yerleşen herkesin Didim’de yaşamaktan mutlu, Didim’de ticaret yapmaktan keyif alır hale gelmesi ile başlayacak tüm süreç. Bu günden yarına değil belki ama bugün başlarsak yarın geç olmayacak. Geç bile kalındı bazı profesyonel ARGE çalışmaları için. Didim’in ticaretine yön veren her koşulda varlığını sürdüren ve bu şehri fuardan fuara değil içinde yaşarken de seven birbirinden güçlü firmalarımız iş adamlarımız var. Şahsen Didim’i Didim dışında fuarlarda bile yeterince anlatabildiğimizi bu konuda başarılı olduğumuzu düşünmüyorum. Neden kendi değerlerimizin, güzelliklerimizin altını, denenmiş ve başarılı olmuş farklı yöntemlerle ortaya koymayalım? Akköy’ün pembe domatesi gibisi var mı?  Akbük bambaşka bir cennet. Zeytinyağımız Apollon sütünlarımız kadar ünlü olabilir. Didim’de yaşayan ama daha Apollon Tağınağını uzaktan görmüş içine hiç girmemiş olanlar var.Dünyanın en güzel turizm şehirlerinden birinde yaşıyoruz ama geç kalmışlıklarımız yüzünden bizler bile bazen yaşadığımız kentin sorunları ticari kaygılar vs… ile boğuşmaktan bu güzellikleri göremiyoruz. Ticarette de böyledir, içinde ticaret yaptığınız kentin ihtiyaçlarını iyi gözlemler sorun ve sıkıntılarını doğru tespit ederseniz ticarette başarılı olursunuz. Ticaret değişirse çok şey değişir. Bizim bu konuda gözlem ve tespitlerimiz ve daha önce Didimlilik ruhu ile birlikte hareket ederek elde ettiğimiz çok güzel kazanımlarımız var. Doğru ve sürdürülebilir statejik planlamalar ile adım adım yol alsak da yolun sonunda yepyeni bir Didim var iyi biliyoruz. Biz gereğini yapmaya hazırız. Okul ihtiyaçsa birlikte okul yapalım, hastane ihtiyaçsa birlikte hastane yapalım. Ticareti de büyütelim, Didim’i de geliştirelim. Birlikte yapalım. İstenen ve beklenen tüm değişimleri bir araya gelerek birlikte oluşturalım, Hep birlikte bu hikayeyi yeniden yazalım. Didim Ticaret Odası da aslında bu konuda da öncülük yapacak Didim’in en etkili sivil toplum kuruluşu olmalıdır. Didim’de yaşayan ve değişik görevlerde bulunan insanlar eğer “Didim Ticaret Odası ne iş yapıyor ki ?’’ diye soruyorsa hala Ticaret Odası görevini doğru yapmıyor, orada bir boşluk var demektir önce Didim Ticaret odasında bir yönetim değişikliği gerekiyor demektir. Didim Değişim Grubu da değişimin kendisi olsun.

Didim Değişim Grubu adına yaptığımız bu keyifli sohbet için size çok teşekkür ediyor ve Didim Ticaret Odası seçim sürecinde başarılar diliyorum. Didim için hayırlısı olsun.

 

 

 

 

Haber / Röportaj :  Umut Kaşan / Ege İdea Dergi- 2018
Fotoğraf                : Stüdyo Vizyon

 

Konular

E- Bülten

    Sosyal IDEA

    Bizi takip edip yalnız bırakmayan siz değerli okuyucularımıza teşekkür ederiz.