Vaktiyle dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e Türkiye Cumhuriyeti Anayasa kitapçığı fırlatmıştı, o günlerde ne krizler ne olaylar! Neler yaşandı, neler! 24 banka mı ne batmıştı, batan vatandaşın sayısını hiç bilemiyorum. Bir daha asla yaşanmasını istediğimiz günler.
40 yaşından küçük kardeşlerim için hatırlatayım. Rahmetli Ecevit’e Sezer’in Anayasa kitapçığı fırlatmasından sonra Devlet Bahçeli de koalisyonu bozmuş, yeni bir dönem de böyle başlatılmıştı.
Bugünlerde fırlatılan #anayasa kitapçığı değil belki ama anayasal düzenin, vatandaşın hukuki haklarının en üst düzey teminatı olan Anayasa Mahkemesi’nin kararları yok sayılıyor, üyeleri fırlatılıp atılıyor! Ve de Anayasa Mahkemesi kapatılmalıdır diyen ise Bahçeli.
Hep mi Anayasa üzerinden yeni dönem inşası oluyor? Yine mi? Devlet Bahçeli! Demeyin ‘Anayasa Mahkemesi için statüsü kökten değişmeli, mevcut yapısı tasfiye edilmelidir’ yani açık açık kapatılmalıdır diyor.
Gördüğünüz ve yaşadığınız gibi, halkın bir vekilinin hakkını vermemek #CanAtalay ı serbest bırakmamak için Anayasa Mahkemesi’ni bile hedef alıyorlar.
Artık bir daha “Senin o bir vekilin ne önemi var!” demeyin, iktidar için ne çok önemli olduğunu görüyoruz.
Artık bir daha ‘İlk defa mı hukuk deliniyor? Demeyin geldiğimiz noktayı gördünüz! Fırlatacak bir anayasa kitapçığımız bile kalmayacak!
Yargıtay Anayasa Mahkemesi’nin kararına uymayabiliyorsa, sadece vatandaş mı mahkeme kararlarına uyacak? Demeyin!
Bence de uymayacaktır.
Bu mantıkla o zaman yerel mahkemeler de Yargıtay’ın bozma kararlarını uygulamayabilirler.
Anayasa Mahkemesi’ni tanımamak #Anayasayı tanımamaktır.
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Hukuk yoksa hak, yok, huzur yok, halk yok!
Önce #Hukuk
Umut Kaşan – Ege İdea Dergi / Didim