Yeni Yasa için Bakan Kararlı, Turzimciler Tepkili!

YENİ YASA İÇİN BAKAN KARARLI, TURZİMCİLER TEPKİLİ!

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 1618 sayılı Türkiye Seyahat Acentaları Birliği  (TÜRSAB) Kanununu değiştirmek için hazırladığı taslak ile ilgili olarak daha öncesinde AirportHaber’den Ali Kıdık’ın haberine göre aşağıdaki açıklamalarda bulunmuştu.

”Yasanın amacının tekelin ortadan kaldırılması olduğunu ifade ederek “Çünkü kötüye kullanım var. Buradaki üyelik sistemi de zaten mecburi. Üye sayısının çok olması da mecburiyetten kaynaklanıyor. Mecburiyet kaldırılırsa ne olacak? Devletin yetkili olması gereken noktalarda TÜRSAB yetkili olmak istiyor. Devletin acenteler üzerinde denetleme hakkı tamamen bir kurumda. Biz bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Biz rekabet olsun istiyoruz. Çünkü tekel olunca mecburi bağışlar, davalık olan olaylar gibi olumsuz gelişmeler yaşanıyor. Neden tekel olsun? Rekabetin olmasında ne sakınca var? Buradaki mesele 1000 acentenin ayrılmak isteyip de yeni bir birlik kurmak istemesi. Böyle bir durumda soruyu kendilerine sormaları gerekir. Neden o kadar üye acente ayrılmak istiyor diye. İşte tekeli bu gibi nedenlerle kaldırmak istiyoruz.

Biz ne yapacağız, Mesela sağlık turu yapılıyorsa Sağlık Bakanlığı’ndan belgesi olanlar Sağlık Birliği kurabilir. Tabi ki mecburi değil istiyorlarsa  kurulabilirler. Ya da bilet acenteleri birliği kurulabilsin, Tur operatörleri kurulabilsin. Yani bunun mümkün olmasını istiyoruz. Tekelleşme olmasın. Bu çeşitli problemlerin de önüne geçecektir. Burada ne sorun var?

1618 sayılı yasada değişikliğe gidiyoruz. Çağın gerisinde kalmış bir yasa. Bununla ilgili detaylı yasa çalışmasına başladık. İlgili kurum görüşlerini de almaya başladık. Bunu da en kısa sürede Meclis’e göndererek yasalaşmasını sağlayacağız.”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un yeni yasa taslağına dair açıklamalarına karşın turizmcilerden tepkiler geldi.

Hac ve Umre Seyahat Acenteleri Derneği tarafından Diyaeddin Şahin açıklamasında “Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’un basına da yansıyan 31 Ekim 2023 tarihli ‘Yeni Kanun Çalışması’ ile ilgili açıklamalarını memnuniyetle karşılıyoruz.” Derken; ayrı ayrı birliklerin oluşmasına TURSAB çok sert tepki verdi.  Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya arasındaki “yasa” tartışması şiddetlenerek devam ediyor.

TURSAB BÖLÜNMEYE KARŞIYIZ ! “HODRİ MEYDAN”
TÜRSAB’ın bölünmesine neden olacak yasa için çalışmalarını hızlandıran Ersoy’a olan tepkisini dile getiren TÜRSAB Başkanı, sosyal medya hesabından yayınladığı mesajda Ersoy’a “hodri meydan” dedi.

TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, sosyal medyadan yayınladığı mesajda, Bakan Ersoy’a ve yeni yasa taslağını destekleyen acentelere çağrıda bulundu, “Hodri meydan, Kongre yapalım; yüzde 20 bölünsün diyen varsa, biz razıyız…”

KONGREYİ TOPLAYALIM %20’Yİ BULABİLİRSENİZ BÖLÜP PARÇALAYIN
Bakan’a seslenerek “Çok mu istiyorsunuz, hodri meydan, buyurun kongre yapalım. Yüzde 20 bölünsün diyen varsa, biz razıyız. 14 bin üyemiz var, 2800’ü geçin buyurun alın bölün, parçalayın.” dedi.

“BU SEKTÖR SİZİ AFFETMEZ”
TÜRSAB’ın bölünmesinin sektör tarafından kabul edilemeyeceğini ifade eden Bağlıkaya, sözlerine şöyle devam etti: “Mühür sizde. Sonunda bunu yapabilirsiniz, ama bu sektör sizi hiçbir zaman affetmez. Bu altından kalkılabilecek bir yük değil. Sen kazansan da biz haklıyız. Burada böyle bir durum var. Sen kazanabilirsin, mühür sende. Ama biz haklıyız.”

“BU HAİNLİĞİNİZİ KİMSE UNUTMAZ”
Bölünmeye destek veren bir grup seyahat acentasını da eleştiren Bağlıkaya, “Bugün destek verenlere de söylüyorum. Bu hainliğinizi hiç kimse unutmaz. Seyahat acentaları Birliğinin kapatılması için, yok edilmesi için çaba sarf edenleri hiç kimse unutmaz.” dedi.

Turist Rehberleri Birliği (TUREB) de tepkili !

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un sektörün itirazlarına rağmen 1618 sayılı yasada yapmak istediği değişikliklere Turist Rehberleri Birliği (TUREB) de tepki verdi.
TUREB Başkanı Abdulkadir Hakan EĞİNLİOĞLU yasa taslağında rehberlerle ilgili maddelerin kaosa sebep olacağını söyledi. www.turizmajansi.com’a ve sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Turist Rehberleri Birliği (TUREB) TUREB Başkanı Abdulkadir Hakan EĞİNLİOĞLU aşağıdaki ifadelere yer verdi.

YASADAKİ TÜRKÇE REHBERLİK, YABANCI DİL BİLME ZORUNLULUĞUNUN KALDIRILMASI ANLAMINA GELİYOR.
“Biz profesyonel turist rehberlerinin yasasında gördüğümüz en büyük olumsuzluklar, yeni bir kavram olarak ortaya sürülen Türkçe Rehberlik ve tur araçlarında “rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılması, rehberlerin yalnızca müze/ören yerlerinde zorunlu tutulması konularıdır.

Bu sorun sadece turist rehberlerinin çalışma alanlarını kısıtlayıp binlerce rehberin işsiz kalmasına neden olmayacak, aynı zamanda ve en önemlisi, ülke turizmine ve tanıtımına çok büyük zararlar getirecektir. Türkçe Rehberlik ifadesi gerçekte rehberler aleyhine bir kamuoyu yaratma anlamına geldiğini vurgulamak isterim. Çünkü biz 13 bini geçen turist rehberi sanki kendi dilimizi bilmiyor, yerli gruplar ile hiç çalışmıyoruz algısını yaratıyor. Gerçekte Türkçe Rehberlik, yabancı dil bilme zorunluluğunun kaldırılması anlamına gelmektedir. Dünyada hiç bir ülkede yabancı bir dil bilmeyen kişiler rehberlik yapamaz.

BURADA REHBER ENFLASYONU YARATILARAK ÇOK DÜŞÜK YEVMİYELER İLE REHBER ÇALIŞTIRILMASI İSTENİLİYOR.
Araçlarda tur esnasında rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılması kaosa yol açacak. İkinci önemli husus, araçlarda tur esnasında rehber bulundurma zorunluluğunun kaldırılması. Rehberlerin yalnızca müze ve ören yerlerine yığılmaları konularıdır. Bu konu da sadece rehberlerin çalışma sahalarını kısıtlamak, işsizlik sorunu yaratmak bir yana ülke tanıtımında deneyimli, birikimli, bilgili rehberlerin yerine bilgileri ve birikimleri meçhul yerli ve yabancı kişilere turist gruplarının sorumluluğunu bırakmak anlamına gelecektir. Rehberler ören yeri ve müzelerde o yerlerin tarihini ve eserleri tanıtır. Ancak, tur esnasında araçlarda ülkemizin zengin tarihi, doğal güzelliklerimiz, folklorumuz, dinimiz, mutfağımız, geleneklerimiz gibi pek çok önemli konular anlatılır.

Ülkemize kimi önyargılı gelen yabancı turistlere, onların mantalitesine uygun biçimde anlatma becerisine sahip turist rehberleri en azından turistin kafasında soru işareti bırakacak kadar yetkindir. Ülkemizin güvenliği açısından da kayıtları devlette mevcuttur. Rehberin etik çalışması hususları da denetlenmektedir. Sadece İstanbul’da 5 binden fazla rehberi hangi müzenin, tarihi yapının önüne yığabiliriz? Ani ya da Göbeklitepe’de ya da Sümela Manastırının önünde kaç dilde, ne kadar rehber bulundurabiliriz? Realitede bu konularda bir kaos oluşacağı açıktır. Üstelik yabancı dil bilmeyen kaç kişi ve hangi koşullarda rehber yapılacağı net değilken. Ayrıca, müze ve ören yerlerine dijital uygulamalar getirilirken. Ülkemizde on lisans, lisans ve yüksek lisans eğitim veren 90’a yakın rehberlik bölümü varken, faaliyet alanlarımız kısıtlandığında, işsizlik sorunu ile nasıl başedebileceğiz?

BU DEĞİŞİKLİKLER TURİZME DARBE VURACAK!
Kısacası, rehberlik yasasında yapılması istenilen bu gibi değişiklikler ne rehberlik mesleğine ne de turizmde dünyada en çok turist getiren ilk üç ülke olma hedefimize olumlu sonuçlar getirmeyecektir. Bu konuların bizimle görüş alışverişinde bulunularak, ülkemize ve mesleğimize yararlı bir biçimde yeniden değerlendirileceğine inanıyoruz.

Umut Kaşan – Ege İdea Dergi – Didim (2023)

Konular

E- Bülten

    Sosyal IDEA

    Bizi takip edip yalnız bırakmayan siz değerli okuyucularımıza teşekkür ederiz.